uzaktan-kumanda

Bu arkadaş ne demek istiyor:

Başkalarının başarı sandığını, sırf başkasının emekleri üstüne uzaktan kumandayla yönetenler size iki çift lafım var;

Konuyu biraz açmak isterim, sosyal medyaya yansımayan bazı gerçekler var. Hayat sosyal medyadan çok daha fazlası.

Burada bir başarı hikayesi okuyorsunuz, sonra gidip denemek istiyorsunuz, olmuyor.

Neden mi?

Çünkü arkasında koşamadığınız hiç bir arabayı yakalayamazsınız.

Bir yönetici olarak neyin ekip için en sağlıklısı olacağına kararlar vermek zor iştir. Bazen fedakarlıklar yapmanız gerekebilir. Sevdiğiniz işi sevmediğiniz şekilde yapmak zorunda kalabilirsiniz.

Canınız acıyorsa okumayın, başkalarının başarı hikayesi size ilham vermeli, öfke değil.

Sosyal medyada aktif olarak bir işi yaptığını iddia edenler, eminim ki o işi yapmıyorlardır.

Görünmeyen gerçek ise burda yatıyor, sosyal medyada gördüğünüz her şeye inanıyorsunuz.

Biz şirketimizi şöyle bir masada kurduk diyen startup’ın kurduğu masaya bi sahip olun. Ondan sonra aynı adımları attığınızda başarıyı yakalayabileceğinizi görün. Birkaç tahta eksikse zor.

Rekabet pazar gücünü gösterir, eğer pazarda rekabet yoksa, iyilerin iyi olduğunu nasıl anlardık?

Tam bu noktada kendi özünüzde olana dönüp oturun notlar alın. Neden bu işe başladınız, neleri başarı olarak görüyorsunuz. Savunduğunuz değerler neden orada. O değerleri siz uydurdunuz. Gözden geçirmekte fayda var.

Güzel bi kahve için, parkta yürüyün. Sonra girin sosyal medyaya. Sohbet falan ederiz.

Piyasada hala ai konuşan bir communite yok, arkadaşlar neler oluyor etrafta farkında mısınız?

Yazar, sosyal medyanın gerçeklikle tam olarak örtüşmediğine dair bir eleştiri yapıyor. Sosyal medyada gösterilen başarı hikayelerinin arka yüzünde ne olduğunu, ne gibi emekler ve zorluklar olduğunu vurguluyor. Bu, özellikle sosyal medyada başkalarının başarısını kendi üzerimize alarak, bu başarıları elde edememe durumumuzda bizi üzmemesi gerektiğine dikkat çekiyor.

Aynı zamanda, "arkasında koşamadığınız hiç bir arabayı yakalayamazsınız" ifadesiyle, başarının arkasında büyük emekler ve koşulların olduğunu, bu koşullar olmadan aynı başarıyı yakalamamızın zor olduğunu belirtiyor.

Yazar ayrıca, yönetici olmanın zorluklarından, bazen sevdiğimiz işleri sevmediğimiz bir şekilde yapmak zorunda kalabileceğimizden bahsediyor. Bu da, iş dünyasında bazen bireysel tercihlerimizin ve duygularımızın ötesinde, ekibimiz veya işimiz için zor kararlar almak zorunda olduğumuza işaret ediyor.

Metinde sosyal medyanın yanıltıcılığına dikkat çeken bir başka bölüm ise, sosyal medyada aktif olarak bir işi yaptığını iddia edenlerin, gerçekte o işi yapmadığı yönündeki eleştiri. Yazar, sosyal medya algısının gerçeği yansıtmadığına, bu nedenle sosyal medyada görülen başarı hikayelerine veya iddialara şüpheyle yaklaşmamız gerektiğine vurgu yapıyor.

Son olarak, AI (yapay zeka) konusuna değiniyor ve etrafta bu konuda konuşan bir topluluk olmadığından bahsediyor. Bu, AI'nın önemine ve bu konuda bir farkındalık yaratma ihtiyacına işaret edebilir.

Özetle, yazar, sosyal medyanın gerçekleri yansıtmadığına, gerçek başarının arkasındaki emeklere, yöneticilik zorluklarına ve AI konusundaki eksik farkındalığa dikkat çekiyor. Aynı zamanda, bireylerin kendi değerlerini gözden geçirmeleri, kendilerine zaman ayırmaları ve gerçek dünyada neler olduğuna dikkat etmeleri gerektiğini belirtiyor.